Bilgiler > 17 Mart 1920 İstanbul'un işgal edildiği gün yayınlanmış gazete haberi
17 Mart 1920 İstanbul'un işgal edildiği gün yayınlanmış gazete haberi
https://nyshistoricnewspapers....le----1920-----
ALLIES CONTROL CONSTANTINOPLE
---
Long Anticipated Military Demonstration Against Turks Has But One Untoward Incident
---
SOME TROOPS KILLED
---
Serious Clash at the War Office Where Turks Resisted Occupation Ends in Casualities
---
Constantinople, March 17,(By the Associated Press) – Constantinople was occupied this morning by Allied forces under General Sir George F. Milne of the British army. This long looked for military demonstration by the Allies against Turkey was carried out with only one untoward happening, a serious clash at the war office, where the Turks resisted the Allied troops.
An exchange of shots resulted in several Bunjabi of the British East Indian forces and a few of the Turks being killed
The excitement caused by the occupation quieted down before darkness, which brought absolute calm.
The landing of the forces of occupation was carried out under the guns of the formidable Allied fleet anchored in the Bosphorus. The British dreadnought Benbow was moored at the Galata quay, her guns trained upon Stamboul. Another man-of-war faced the arsenal in the Golden horn, while the other warships in the bosphorus were standing by with their decks cleared for action.
Except in the instance stated, however, there was no resistance to the Allies’ forces as they carried out the order for the occupation of the historic capital of the Ottoman empire. The population, in fact, showed little alarm, nor were there any signs of panic except in one section of Stamboul, as the commanders of the Allied troops brought their forces ashore.
The forces included 4000 blue jackets and marines from the British warships and contingents from the forces of all the Allies represented here. Indian detachments having moslems on their rosters were among the troops taking part in the occupation.
Comprehensive military and naval plans had been made for carrying out the Allied measure and precautionary steps taken. Last night a number of Turks and other persons, who were regarded as possible disturbers of the peace, were arrested including the commandant of the Turkish division.
The walls of Constantinople have been placarded with a proclamation by Major General Wilson of the British troops, declaring that any one committing any act that threatens the safety of the Allied forces would be tried by the court martial and sentenced to death. The proclamation was printed in Greek, English and French, and it was eagerly scanned by curious crowds in all sections of the city, which after the landing took place, wandered around the streets in a dazed manner, apparently unable to understand exactly what had happened.
The French this evening are patrolling Stamboul with Senegalese troops, The British are guarding Pera, the suburb northwest of the Golden Horn, while the Italians are guarding Scutari, the portion of Constantinople on the Asiatic side of the Bosphorus.
The flutter that occurred in Stamboul as the troops marched in was on the part of the shop keepers near where the clash occurred. They closed their shops in their first night, but speedily reopened them.
The allies are declared to believe their measures have provided amply for the maintenance of security and order in Constantinople and consider it questionable whether the so-called nationalist forces in Anatolia are in a position to attempt anything serious.
Paris, March 17. – The temps this evening publishes what appears to be an officially inspired note concerning the situation at Constantinople. It says that the French General Franchett D’Esterey remains commander-in-chief of the allied forces in European Turkey, while General sir George F. Milne, British, commands the troops of occupation in Constantinople.
Constantinople, March 17,- The allied high commissioner here has issued a statement declaring that the allies have no intention of destroying authority of the Sultan but wished to strengthen his powers. It also says the allies will adhere to their intention not to deprive the Turks of Constantinople but that they may be prepared to modify their decision if massacres and disorders continue.
The allies have occupied the ministries of war and navy. Shipping also has been suspended.
Las Announces Occupation.
London, March 17. – Andrew Bonar Law announced in the house of commons to day that Constantinople had been occupied by Allied troops as proposed, and that at only one point was there fighting. Two British soldiers were reported killed and one officer and three men wounded. One Turkish officer and eight Turks were killed and others were wounded.
Mr. Bonar Law said that at the same time the Turkish government had been warned that the co-occupation of Constantinople would continue until the terms of the peace treaty were duly executed, and further, if outrages against native Christians continued, the terms would be more severe.
For reasons previously indicated it was decided that the government, in conjunction with its allies, should proceed with the occupation of Constantinople. The general administration of that city would not be taken over, but the ministries of war and marines would be occupied. The postal and telegraph services and navigation on the Bosphorus would be placed under control and the police but under Allied officers.
CHATGPT Türkçe Çevirisi
**İTİLAF DEVLETLERİ İSTANBUL'U İŞGAL ETTİ**
---
**Türklere Karşı Uzun Süredir Beklenen Askerî Operasyon Sadece Bir Olumsuz Olayla Sonuçlandı**
---
**BİRKAÇ ASKER HAYATINI KAYBETTİ**
---
**Türk Askerlerinin Direnmesi nedeniyle, Osmanlı Savunma Bakanlığının İşgali Esnasında Ciddi Çatışmalar Yaşandı, Ölümler Oldu**
---
*İstanbul, 17 Mart (Associated Press tarafından bildirildi)* – İstanbul bu sabah İngiliz ordusundan General Sir George F. Milne komutasındaki Müttefik kuvvetler tarafından işgal edildi. İtilaf Devletlerinin Türkiye'ye karşı uzun zamandır beklenen bu askerî operasyonu, yalnızca bir olumsuz olayla sonuçlandı: Türklerin Müttefik kuvvetlerine direndiği Osmanlı Savunma Bakanlığı'nda ciddi bir çatışma yaşandı.
Çatışmada, İngilterenin Hindistan sömürge kuvvetlerine bağlı birkaç Bunjabi askerleri ile bazı Türkler hayatını kaybetti. İşgalin yol açtığı heyecan, karanlık çökmeden önce yatıştı ve gece boyunca tam bir sakinlik hâkim oldu.
İşgal kuvvetlerinin çıkarma operasyonu, Boğaz'da demirli etkileyici İtilaf filosunun topları eşliğinde gerçekleştirildi. İngilizlerin ünlü devasa savaş gemisi *Benbow*, Galata rıhtımına demirlemiş, toplarını İstanbul üzerine çevirmişti. Başka bir savaş gemisi Haliç’teki tersaneyi hedef alırken, Boğaz’daki diğer savaş gemileri de harekete hazır bekliyordu.
Ancak belirtilen olay dışında, İtilaf kuvvetlerine karşı başka bir direniş olmadı. Osmanlı İmparatorluğu’nun tarihi başkentinin işgali gerçekleştirilirken, halkın büyük bir korku içinde olmadığı ve paniğin yalnızca İstanbul’un belirli bir bölgesinde görüldüğü bildirildi.
İtilaf işgal gücünde, İngiliz savaş gemilerinden 4.000 denizci ve piyade ile İtilaf ülkelerinin temsil ettiği birlikler yer aldı. Ayrıca, Müslüman askerlerin de bulunduğu Hintli birlikler de işgale katıldı.
İşgali gerçekleştirmek için kapsamlı askerî ve denizcilik planları yapılmış ve önlemler alınmıştı. Dün gece, barışı bozabilecekleri düşünülen bazı Türkler ve diğer kişiler, Türk birliği komutanı da dâhil olmak üzere tutuklandı.
İstanbul’un bir çok yerine, İngiliz birliklerinden Tümgeneral Wilson tarafından imzalanmış bir pankartlar asıldı. Bildiride, İşgal kuvveti askerlerinin güvenliğini tehdit eden herhangi bir eylemi gerçekleştirenlerin askerî mahkemede yargılanıp idam edileceği duyuruldu. Bildirilerde, Yunanca, İngilizce ve Fransızca olarak basılmıştı ve şehirdeki meraklı kalabalıklar tarafından büyük bir dikkatle okundu.
Akşam saatlerinde, Fransız birlikleri Senegalli askerlerle İstanbul’u devriye gezerken, İngilizler Haliç’in kuzeybatısındaki Pera’yı, İtalyanlar ise Boğaz’ın Anadolu yakasındaki Üsküdar’ı kontrol altına aldı.
Askerlerin ilerlemesi sırasında yaşanan tek hareketlilik, çatışmanın yaşandığı bölgedeki dükkân sahiplerinden geldi. İlk başta dükkânlarını kapattılar, ancak kısa süre sonra yeniden açtılar.
İtilaf güçlerinin, İstanbul’da güvenliği ve düzeni sağlamak için yeterli önlemler aldığına inandıkları belirtiliyor. Ayrıca, Anadolu’daki sözde milliyetçi kuvvetlerin ciddi bir girişimde bulunabilecek durumda olmadıkları düşünülüyor.
**Paris, 17 Mart**
Fransa’nın ünlü gazatesi *Le Temps* gazetesi bu akşam, İstanbul’daki duruma dair resmî bir açıklama olarak görülen bir not yayınladı. Açıklamada, Fransız General Franchett D’Esterey’in Avrupa’daki Türk topraklarındaki İtilaf kuvvetlerinin başkomutanı olarak kalacağı, İngiliz General Sir George F. Milne’nin ise İstanbul’daki işgal birliklerinin komutanı olacağı bildirildi.
İstanbul'da İtilaf Yüksek Komiserliği tarafından yapılan açıklamada, İtilaf Kuvvetlerinin Padişah’ın otoritesini yok etmek istemedikleri, aksine onun yetkilerini güçlendirmek istedikleri belirtildi. Türklerden İstanbul’u almak gibi bir niyetlerinin olmadığı, ancak katliamlar ve düzensizlikler devam ederse bu kararlarını değiştirebilecekleri vurgulandı.
Osmanlı Savunma ve Denizcilik Bakanlıkları işgal edildi. Ayrıca, denizcilik faaliyetleri de askıya alındı.
**İşgali Londra’dan Bonar Law Duyurdu**
*Londra, 17 Mart* – Andrew Bonar Law, bugün Avam Kamarası’nda yaptığı açıklamada, İstanbul’un planlandığı gibi İtilaf kuvvetleri tarafından işgal edildiğini ve yalnızca bir noktada çatışma çıktığını duyurdu. İki İngiliz askeri hayatını kaybetti, bir subay ve üç asker yaralandı. Bir Türk subayı ve sekiz Türk öldürüldü, bazıları da yaralandı.
Bonar Law, Türk hükümetine, İstanbul’un işgalinin, barış anlaşmasının koşulları tam olarak yerine getirilene kadar süreceği konusunda uyarıda bulunduklarını belirtti. Ayrıca, yerli Hristiyanlara yönelik saldırıların devam etmesi hâlinde, koşulların daha da sertleştirileceğini söyledi.
İngiliz Hükümeti, diğer itilaf devletleri ile birlikte İstanbul’un işgaline devam etme kararı aldı. Şehrin genel idaresi ele geçirilmeyecek, ancak Osmanlı Savunma ve Denizcilik Bakanlıkları işgal edilecekti. Posta ve telgraf hizmetleri, Boğaz’daki deniz ulaşımı İngiliz kontrolü altına alınacak ve polis, İtilaf subayları tarafından denetlenecekti.